Anasayfa / Manşet / SİYASİ PARTİLERİN GELİRLERİ /Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

SİYASİ PARTİLERİN GELİRLERİ /Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi


SİYASİ PARTİLERİN GELİRLERİ

Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi (15.10.2019)

Siyasi partiler modern demokratik rejimlerin en temel unsurlarındandır. Herhangi bir ülkede siyasi rejimin niteliğini açıklayan temel unsurlardan biri; siyasi partilerin varlığı ve serbestçe örgütlenip faaliyet göstermeleridir.

Nihai amaçları siyasal iktidarı elde etmek olan siyasi partiler, bu amaçlarına ulaşabilmek için, örgütlenmek ve seçim kampanyaları düzenlemek zorundadır. Partiler bu zorunlulukları karşılayacak harcamaları finanse edebilmek için bağışlar, üye aidatları ve devletçe yapılacak yardımlar gibi gelir kaynaklarına ihtiyaç duymaktadır.

Siyasi partilerin varlığı kadar finansmanı sistemin sağlıklı işleyişi açısından önemlidir. Özellikle seçimlerin adil ve eşit rekabet koşullarında yürütülmesi ve siyasete olan güvenin artırılması da doğrudan finansman sorunu ile ilgilidir.

Siyasi Partiler Kanunu’nun 3. maddesine bakıldığında siyasi partiler şöyle tanımlanmıştır; “Siyasi partiler, Anayasa ve kanunlara uygun olarak; milletvekili ve mahalli idareler seçimleri yoluyla, tüzük ve programlarında belirlenen görüşleri doğrultusunda çalışmaları ve açık propagandaları ile milli iradenin oluşmasını sağlayarak demokratik bir Devlet ve toplum düzeni içinde ülkenin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması amacını güden ve ülke çapında faaliyet göstermek üzere teşkilatlanan tüzel kişiliğe sahip kuruluşlardır”.

Ayrıca Anayasa’da da siyasi partilerin demokratik yaşamın vazgeçilmez unsuru olduğu söylenerek, demokrasi için ne kadar önemli kuruluşlar olduğu açıkça vurgulanmak istenmiştir. Demokrasi için bu kadar önemli olan ve ülke yönetiminde de söz sahibi olan bu kuruluşların gelir kaynaklarının neler olduğunun belli olması gerekir. Ayrıca devamlı kuruluşlar olan siyasi partilerin ayakta durabilmeleri mali açıdan yeterli güce sahip olmalarına bağlıdır.

1- SİYASİ PARTİLERİN GELİRLERİ

Siyasi partilerin gelir kaynakları 1983 tarihli 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 61.  maddesinde sayılmıştır. Anılan madde hükmü aynen aşağıdaki gibidir.

Gelirler ve kaynakları

 Madde 61 – (Birinci fıkra Ek: 12/8/1999 – 4445/6 md.) Siyasi partilerin gelirleri amaçlarına aykırı olamaz.

 Siyasi partiler aşağıda belirtilen gelirleri elde edebilirler:

  1.  Parti üyelerinden alınacak giriş aidatı ile üyelik aidatı,
  2.  Partili milletvekillerinden alınacak milletvekilliği aidatı,
  3.  (Değişik: 31/3/1988 – 3420/6. md.) Milletvekili, belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği ve il genel meclis üyeliği aday adaylarından alınacak özel aidat, (Bu aidatlar 64 üncü maddedeki esaslar dahilinde siyasi partilerin yetkili merkez karar organlarınca tespit ve tahsil olunur.)
  4.  Parti bayrağı, flaması, rozeti ve benzeri rumuzların satışından sağlanacak gelirler,
  5.  Parti yayınlarının satış bedelleri,
  6.  Üye kimlik kartlarının ve parti defter, makbuz ve kağıtlarının sağlanması karşılığında alınacak paralar,
  7.  Partice tertiplenen balo, eğlence ve konser faaliyetlerinden sağlanacak gelirler,
  8.  Parti mal varlığından elde edilecek gelirler,
  9.  Bağışlar.
  10.  Devletçe yapılan yardımlar.

 parti mal varlığından elde edilen gelirler hariç olmak üzere, diğer bentlerde yazılı kaynaklardan elde edilen

gelirlerden hiçbir surette vergi, resim ve harç alınmaz.

2- GELİRLERİN TOPLANMASINDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

Siyasi Partiler Kanununun 61. Madde hükmü herhangi bir çekinceye mahal bırakmayacak şekilde gelirleri tek tek saymış ve bu sayılanlar dışında başka kanallar aracılığıyla gelir elde edilmesi kapısını kapatmıştır.

Bu hususta, yasa koyucu tarafından, partilerin gayrimeşru gelir kaynaklarına sahip olmalarının siyasi hayatın ve dolayısıyla rejimin varlığını tehlikeye sokabileceğinin göz önünde tutulduğunu söylemek mümkündür.

A- BAĞIŞLARDA USUL

2820 sayılı Kanun’un 66. maddesinde bağışlarla ilgili bir düzenleme ve yasaklama getirilerek düzenlenmiştir.

Bu hükme göre; genel ve katma bütçeli dairelerle mahalli idareler ve muhtarlıklar, kamu iktisadi teşebbüsleri, özel kanunla veya özel kanunla verilen yetkiye dayanılarak kurulmuş bankalar ve diğer kuruluşlar, kamu iktisadi teşebbüsü sayılmamakla beraber ödenmiş sermayesinin bir kısmı devlete veya bu fıkrada adı geçen kurum, idare, teşebbüs, banka veya kuruluşlara ait müesseseler, siyasi partilere hiçbir suretle taşınır veya taşınmaz mal veya nakit veya haklar bağışlayamaz ve bu gibi mal veya hakların kullanılmasını bedelsiz olarak bırakamazlar; bağlı oldukları kanun hükümleri dışında siyasi partilere ayni hakların devrine dair tasarruflarda bulunamazlar.

Buna karşın; kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, işçi ve işveren sendikaları ile bunların üst kuruluşları, dernekler, vakıflar ve kooperatifler, özel kanunlarında yer alan hükümlere uymak koşuluyla siyasi partilere maddi yardım ve bağışta bulunabilmektedir.

Aynı hükümde yukarıda sayılanların dışında kalan gerçek ve tüzel kişilerin her birinin bir siyasi partiye aynı yıl içerisinde 2019 Yılı İçin 54.566 Türk Lirasından fazla kıymette ayni veya nakdi bağışta bulunması veya yayınları kullandırması yasaklanmış ve bağışta bulunanlara ait olduğu açıkça belirtilmiş makbuz verilmesi düzenlenmiştir.

Böyle bir belgeye dayanılmaksızın siyasi partilerce bağış kabul edilemez.

Madde de 2011 yılında yapılan değişiklikle; Siyasi partilerin adına açılmış banka hesaplarına yapılan bağışlar için ayrıca gelir makbuzu düzenlenmeyeceği hükmü getirilmiştir.

Maddenin devamında siyasi partilerin, yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan, Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden herhangi bir suretle ayni veya nakdi yardım ve bağış almaları da yasaklanmıştır.

Benzer bir düzenleme Anayasa’nın 69. maddesinde yer almaktadır. Bu hükme göre; yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alınması kesinlikle yasaklanmış ve yardım alan siyasi partilerin temelli kapatılacağı belirtilmiştir.

B- TİCARİ FAALİYETTE BULUNAMAMA VE BORÇ ALMA YASAĞI

Siyasi partilerin elde edecekleri gelirlere ilişkin bir diğer yasaklama ise Kanun’un 67. maddesince düzenlenmiştir. Bu hükme göre siyasi partiler ticari faaliyette bulunamaz, kredi veya borç da alamazlar.

Ancak, ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla 66 ncı maddenin 1 ve 3 üncü fıkralarında gösterilenler dışında kalan gerçek ve tüzelkişilerden kredili veya ipotek karşılığı mal satın alabilirler.

C- TAŞINMAZ MAL EDİNME VE BUNLARDAN GELİR ELDE ETME

Kanunun 69. Maddesine göre siyasi partiler, ikametleri ile amaç ve faaliyetleri için gerekli olanlardan başka taşınmaz mal edinemezler. Partiler, amaçları içinde olmak şartıyla sahip oldukları taşınmaz mallardan gelir sağlayabilirler.

D- GELİRLERİN TOPLANMASINDA UYULACAK USUL VE ESASLAR

Gelirlerin sağlanmasında usul ve esaslar kanunun 69. maddesinde düzenlenmiştir.

Bir siyasi partinin bütün gelirleri, o siyasi partinin tüzelkişiliği adına elde edilir. Siyasi partilerin genel merkezlerinin ve teşkilat kademelerinin gelirleri, parti merkez karar ve yönetim kurulunca bastırılan makbuzlar karşılığında alınır.

Bastırılan ve parti teşkilat kademelerine gönderilen gelir makbuzlarının seri ve sıra numaralarına ait kayıtlar parti genel merkezinde tutulur.

Parti teşkilat kademeleri aldıkları ve kullandıkları makbuzlar dolayısıyla parti merkez karar ve yönetim kuruluna karşı mali sorumluluk taşırlar.

Sağlanan gelirin türü ve miktarıyla, gelirin sağlandığı kimsenin adı, soyadı ve adresi, makbuzu düzenleyenin sıfatı, adı, soyadı ve imzası, makbuzda ve dip koçanlarında yer alır.

Makbuzların asıl kısımlarıyla dip koçanlarında aynı sıra numarası bulunur.

Makbuz dip koçanlarının saklama süresi, Anayasa Mahkemesinin ilk inceleme kararının ilgili partiye bildirilme tarihinden itibaren beş yıldır.

E- DEVLET YARDIMLARI

Demokrasinin yaşayabilmesi için siyasi partilere ihtiyaç vardır. Siyasi partilerin de varlıklarını devam ettirebilmeleri ise, bir gelire sahip olmalarını gerektirir. Seçimin finansmanını karşılayamayacak olan siyasi partilerin, seçime girmeleri ve seçim kampanyası yapmaları mümkün değildir.

Siyasi partilerin gelirlerinin önemli bir kısmı verilen devlet yardımıyla karşılandığından, partiler özel kişi ve kurumların, baskı ve çıkar gruplarının etkisi altına girmemekte, milli iradeyi bağımsız bir şekilde temsil edebilmektedir. Böylece siyasi partileri sermaye çevrelerinin baskısından korumak ve güçsüz siyasi partilerle diğerleri arasındaki mali denge bozukluğunu hafifletmek söz konusu olabilir.

Devlet yardımı sayesinde partiler, seçim programlarını ulusal düzeyde duyurabilme imkanı bulabilmektedir. Böylece siyasi partilerin teşkilatlanması kolaylaşmaktadır. Günümüzde siyasi bir etkinliğin duyurulmasında kitle iletişim araçlarının rolü büyüktür. Bu bağlamda siyasi partinin kendisini tüm ülkeye duyurabilmesi için parasal açıdan güçlü olması gerekmektedir.

Partilere adil şekilde yapılan yardımlar sonucunda, partiler arası eşitsizlik ortadan kalkmakta ve siyasi hayatta eşit rekabet sağlanmaktadır.

Ülkemizde siyasi partilere devlet yardımları 2820 sayılı siyasi partiler kanunun ek 1. Maddesinde düzenlenmiştir.

Siyasi Partiler Kanununun 1 numaralı ek maddesine göre, Yüksek Seçim Kurulunca en son milletvekili genel seçimlerine katılma hakkı tanınmış olan ve genel barajı aşan siyasi partilere her yıl Hazineden ödenmek üzere o yılki genel bütçe gelirleri “(B) Cetveli” toplamının 5 binde 2’si oranında ödenek ayrılmaktadır.

Yine aynı kanuna göre, belirlenen bu mali yardım, devlet yardımı yapılacak siyasi partiler arasında, bu partilerin en son genel seçim sonrasında Yüksek Seçim Kurulunca ilan edilen toplam geçerli oy sayıları ile orantılı olarak bölüştürülmek suretiyle her yıl ödenmektedir.

Buna ek olarak, partilere yapılan yardım tutarı, milletvekili genel seçiminin yapılacağı yıl normal yardımın üç katı, mahalli idareler genel seçim yılı için ise iki katı kadar ödenmektedir.

Milletvekili genel seçimlerinde toplam geçerli oyların %3’ünden fazlasını alan siyasi partiler de seçim yılı yapılan devlet yardımlarından faydalanabilmektedir..

Partiler kendilerine yapılan bu maddi yardımı yalnızca parti ihtiyaçları veya parti çalışmalarının finanse edilmesinde kullanabiliyor

Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

Hakkında admin

Check Also

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK / Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü-02.11.2023

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü (02.11.2023) KOOPERATİF; “ortak ekonomik, …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×