TRT ENERJİ PAYININ MÜKELLEFLERİ VE TRT ENERJİ PAYI ÖDENMESİNDE MUAFİYETLER?(24.08.2019)
Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi
Vergi Hukukunda MÜKELLEF için; “Vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu düşen gerçek veya tüzel kişidir.” şeklinde tanımlama yapılmaktadır.
Bunun dışında ayrıca VERGİ SORUMLUSU diye bir kavram daha bulunmaktadır.
Vergi Sorumlusu; Verginin Ödenmesi açısından alacaklı vergi dairesine karşı muhatap olan kişidir.
TRT Enerji Payı Gelirleri; Kamu Maliyesinde Kamu gelirleri sınıflandırmasında VERGİ BENZERİ GELİR (PARAFİSKAL GELİR) sınıfına dahildir.
Dolayısıyla Vergi Benzeri Gelirlerin tahakkuk ve tahsil süreçlerinde de vergi hukukundaki vergilendirme aşamaları ve mükellef ile vergi sorumlusu kavramlarının bulunması gerekmektedir.
Öte yandan TRT Enerji Payı harcamalar üzerinden alınan bir vergidir.
I- TRT ENERJİ PAYININ MÜKELLEFİ:
3093 sayılı TRT gelirleri kanunu uyarınca TRT enerji payının MÜKELLEFLERİ NİHAİ TÜKETİCİLERDİR.
Kanunun 4/c maddesinde TRT Enerji Payının Matrahı ve Mükelleflerine ilişkin düzenlemeler yapılmıştır.
Değişik tarihlerde bu madde de düzenlemeler ve değişiklikler yapılmıştır.
Bununla birlikte maddenin en son hali aşağıdaki gibidir.
c) NİHAİ TÜKETİCİYE elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler, iletim, dağıtım ve perakende satış hizmetlerine ilişkin bedeller hariç olmak üzere, elektrik enerjisi satış bedelinin (sanayi sicil belgesine sahip sanayi işletmelerine yapılan elektrik enerjisi satışı hariç) yüzde ikisi tutarındaki payı (Katma Değer Vergisi, diğer vergiler, fon ve paylar ile benzeri kesintiler hariç) faturalarında ayrıca gösterir ve bu kapsamdaki bedelleri Türkiye Radyo-Televizyon Kurumuna intikal ettirirler. (Mülga ikinci cümle: 10/9/2014-6552/144 md.)
Madde metninden görüleceği üzere; TRT payının nihai tüketiciye satılan enerji bedeli üzerinden hesaplanarak ödeneceği ifade edilmiştir.
Metinde geçen nihai tüketici kavramından ne anlaşılması gerektiği hususunda ise açıklık bulunmamaktadır.
Nitekim bu sebeple bazı tedarikçiler, müşterilerinin nihai tüketici olmadığı gerekçesiyle bu hususu yargıya taşımışlardır.
Özellikle de otoprodüktör lisansı bulunan bazı şirketler, grup üyelerine yaptıkları elektrik satışlarından TRT payı ödenmesi gerekmediğini iddia etmişlerdir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda TÜKETİCİ;
“Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi”
Olarak tanımlanmaktadır.
Elektrik piyasasına ilişkin mevzuatta “nihai tüketici” kavramına değinen ve ne anlaşılması gerektiğini izah eden bir düzenleme bulunmamaktadır.
Sadece 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 11/ 1. maddesinde tüketici kavramı tanımlanmıştır.
Buna göre Tüketici: “Elektriği kendi ihtiyacı için alan serbest ve serbest olmayan tüketicileri” ifade edeceği belirtilmiştir
Tanımda, elektriğin mal veya hizmet üretmek için ya da nihai olarak tüketmek için alınıp alınmaması hususunda bir ayrım yapılmamış ve kendi ihtiyacı için elektrik alımından bahsedilmiştir.
Bu hükümden yola çıkarak, elektrik piyasası açısından tüketicinin elektriği mal veya hizmet üretmek için veya nihai olarak tüketmek için alıp almamasına bakılmaksızın elektrik tüketen herkes tüketicidir.
Elektrik piyasasında tüketiciler sadece mesken, sanayi, ticarethane, tarımsal sulama ve aydınlatma grupların şeklinde abone gruplarına ayrılmıştır.
Konuya ilişkin otoprodüktörler tarafından çok sayıda dava açılmış olmakla birlikte davalarda;
“ otoprodüktörler tarafından üretilen elektrik enerjisinin grup ortaklarına satışından TRT payı ödenmesi”
Gerektiği yönünde kararlar çıkmıştır.
TRT aleyhine açılan davalar, gerekçeler ve dava sonuçları ayrı bir yazımızın konusu olacaktır.
Sonuç olarak ister elektriği meskenlerde olduğu gibi tamamen özel kullanımı ve tüketimi için alsınlar isterse mal veya hizmet üretmek amacıyla alsınlar, elektrik tüketimi gerçekleştiği için ve bedel tahsilatı yapıldığı için bu bedel üzerinden de TRT payı ödenmesi gerekir.
II- MUAFİYET:
Vergi hukukunda MUAFİYET; “ Bir mükellefin veya mükellef grubunun vergi dışı tutulma olayıdır.”
Şeklinde tanımlanmaktadır.
Muafiyet Kısmen veya tamamen olabilir.
Başka bir tanımlamaya göre Vergi Muafiyeti; aslen vergi kanunlarına göre vergi ödemekle yükümlü olan kişi ya da kişi gruplarının aynı ya da farklı vergi kanunlarıyla vergi dışında bırakılması işlemidir.
TRT gelirleri kanununda ise MUAFİYET için 2 ayrı düzenleme yapılmıştır.
1- SANAYİ SİCİL BELGESİNE SAHİP SANAYİ İŞLETMELERDE TRT PAYI MUAFİYETİ
3093 sayılı kanunda 2017 yılında 7033 sayılı kanun ile yapılan düzenleme ile getirilmiş olan bir muafiyet türüdür.
Sanayicilerimizin TRT payı ödemesinden arındırılması yoluyla desteklenmesi amacıyla çıkarılmıştır.
01.07.2017 gün ve 30111 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7033 Sayılı Sanayinin Geliştirilmesi Ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 27. Maddesi ile 3093 Sayılı Kanun’un 4/2) (c) fıkrasına “SANAYİ SİCİL BELGESİNE SAHİP SANAYİ İŞLETMELERİNE YAPILAN ELEKTRİK ENERJİSİ SATIŞI HARİÇ”
ibaresi eklenmiştir.
Bu ibare ile Sanayi Sicil Belgesi olan elektrik abonelerinden elektrik tüketim bedelinden alınan %2 oranındaki TRT Payı bedeli kaldırılmıştır.
a- SANAYİ SİCİLİ KAPSAMINDAKİ İŞLETMELER KİMLERDİR?
6948 sayılı Sanayi Sicil Kanununun 1 inci maddesinde sanayici tanımı yapılmaktadır.
Bu düzenlemeye göre;
-Bir maddenin vasıf, şekil, hassa veya terkibini,
-Makine, cihaz, tezgâh, alet veya diğer vasıta ve kuvvetlerin yardımı ile veya sadece el emeği ile
-Kısmen veya tamamen değiştirmek veya bu maddeleri işlemek suretiyle,
-Devamlı ve seri halinde imal veya istihsal eden yerlerle madenlerin çıkarılıp işlendiği yerler,
sanayi işletmesi sayılmaktadır.
Ayrıca 7033 sayılı Kanunla bilişim teknolojisi ve yazılım üreten işletmeler de imalatçı işletmeler kapsamına dahil edilmiş olup buna göre,
-Devamlı ve seri halinde tamirat yapan müesseselerle,
-Elektrik veya sair enerji istihsal eden santraller,
-Gemi inşaatı gibi büyük inşaat yerleri,
-Bilişim teknolojisi ve yazılım üreten işletmeler de,
Sanayi işletmesi ve sanayici kapsamındadır.
6948 sayılı Kanuna göre sanayi işletmelerinde yapılan işler, sanayi işleri ve buraları işletenler sanayici olarak tanımlanmıştır.
Elektronik ortamda yapılan müracaat, Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü tarafından ilgili mevzuat hükümleri ve ürün sınıflaması çerçevesinde incelenmektedir. Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü tarafından elektronik ortamda kayıt kontrol edilerek uygun bulunan müracaat onaylanmaktadır. Sanayi siciline kayıt için yapılan müracaatın uygun bulunması halinde Sanayi Sicil Belgesi Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü tarafından elektronik ortamda onaylanmaktadır.
Sanayi Sicil Belgesinin onaylandığına dair bilgi, işletme yetkilisine elektronik ortamda verilmektedir.
b-SANAYİ SİCİLİNE KAYIT OLMA ZORUNLULUĞU:
6948 sayılı Kanunun 7033 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi ile değiştirilen 2 nci maddesine göre, Kanun kapsamına giren sanayi işletmelerinin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında tutulacak sanayi siciline kaydettirilmesi ve karşılığında alınacak sanayi sicil belgesinin gerektiğinde yetkili memurlara ibraz edilmesi zorunlu kılınmıştır.
6948 sayılı Kanunun 2 nci maddesine göre sanayi işletmeleri üretim faaliyetine başlamadan önce sanayi siciline ön kayıt olmak zorundadır.
Ayrıca sanayi işletmelerine işyeri açma ve çalışma ruhsatı düzenlenebilmesi için, sanayi siciline kaydolduğuna dair yazı, işyeri açma ve çalışma ruhsatı veren idarelerce de aranılmaktadır.
Sanayi siciline kaydolduğuna dair yazı almayan sanayi işletmelerine ilgili idarelerce işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmeyecektir.
İlk kayıt işlemleri ve diğer işlemler elektronik ortamda yapılmaktadır.
Sonuç olarak Sanayi Sicil Belgesine sahip olan mükellefler;
- %2 TRT payını ödemekten MUAF tutulmuşlardır.
- Bunun yanında elektrik tarifelerinde de diğer firmalara göre %20-25 lere varan indirim uygulanmaktadır.
c- TRT’NİN OSB LERE YAZDIĞI YAZI:
7033 sayılı kanun ile TRT gelirleri kanununda 2017 yılında yapılan değişiklikten sonra uygulamaya açıklık getirmek amacıyla TRT tarafından OSB lere gönderilen 18.07.2017 tarihli yazıda aşağıdaki hususlara yer verildiği görülmektedir.
18/06/2017 tarihli ve 7033 Sayılı Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 01 Temmuz 2017 tarih ve 30111 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Yapılan düzenleme ile 7033 Sayılı Kanunun 27/2-c maddesinde; 3093 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (c) fıkrasına “satış bedelinin” ibaresinden sonra gelmek üzere “(sanayi sicil belgesine sahip sanayi işletmelerine yapılan elektrik enerjisi satışı hariç)” ibaresi eklenmiş olup, 3093 sayılı Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununun 4/c maddesi 01 Temmuz 2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 4/c maddesi; (Değişik : 18/06/2017 – 7033/27-2 md.) “Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler, iletim, dağıtım ve perakende satış hizmetlerine ilişkin bedeller hariç olmak üzere, elektrik enerjisi satış bedelinin (sanayi sicil belgesine sahip sanayi işletmelerine yapılan elektrik enerjisi satışı hariç) yüzde ikisi tutarındaki payı (Katma Değer Vergisi, diğer vergiler, fon ve paylar ile benzeri kesintiler hariç) faturalarında ayrıca gösterir ve bu kapsamdaki bedelleri Türkiye Radyo-Televizyon Kurumuna intikal ettirirler. ” Mezkur Kanunun ilgili maddesinde 7033 sayılı Kanun ile yapılan yeni düzenlemeyle 01 Temmuz 2017 tarihinden itibaren “Sanayi Sicil Belgesine” sahip sanayi işletmelerine yapılan elektrik enerjisi satışlarında; elektrik enerjisi satış bedelinin yüzde ikisi tutarındaki enerji payından muaf tutuldukları hususunda, Organize Sanayi Bölgesi (OSB) mükelleflerimizin bilgilendirilmesi gereği hasıl olmuştur.
Bu itibarla, elektrik enerjisi satış bedelinin yüzde ikisi tutarındaki TRT enerji payı mükellefi OSB’lerin 01 Temmuz 2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere uygulaması gereken esaslar aşağıdaki gibidir:
1– Sanayi sicil belgesine sahip işletmelere 01 Haziran-30 Haziran/2017 dönemi veya öncesi dönemlerde tüketilen elektrik enerjisi için tahakkuk ettirilen tutarlar için Haziran ayı içerisinde ve sonraki aylarda düzenlenecek faturalarda %2 TRT enerji payı hesaplanacaktır.
2-Sanayi sicil belgesine sahip işletmelere 1 Temmuz 2017 tarihi ve sonrasında yapılacak elektrik enerjisi satışlarına ilişkin tahakkuk ettirilecek tutarlar için düzenlenecek faturalarda % 2 TRT enerji payı hesaplanmayacaktır. Sanayi sicil belgesine sahip olmayan işletmelere yapılan elektrik enerjisi satışlarında ise eskiden olduğu gibi TRT enerji payı hesaplanmasına devam edilecektir. E.232277 18/07/2017 Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Maddesi gereğince güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
3-Bundan sonra OSB içerisinde faaliyet gösteren sanayi sicil belgesine sahip sanayiciler ile sanayi sicil belgesine sahip olmayan kurum, kuruluş ve işletmeler ayrıştırılacak; sanayi sicil belgesine sahip olmayan kurum, kuruluş ve işletmelere yapılan elektrik satışları için faturalarda % 2 TRT enerji payı hesap edilerek Kurumumuza aktarılmaya devam edilecektir.
4-Kanun değişikliğinin yürürlüğe girdiği Temmuz 2017 dönemi de dahil olmak üzere sonraki dönemlerde Sanayi Sicil Belgesine sahip olmayan işletmelere yapılacak satışlarda tahakkuku gerçekleştirilmeyen (sanayi sicil belgesi varmış gibi işlem yapıldığının tespiti) enerji payı tutarları için düzenlenecek faturalarda TRT enerji payının yasal beyan ve ödeme tarihinden sonra tahakkuk ettirilmesi halinde, Şirketiniz ile Kurumumuz arasında yapılacak mutabakatlarda bu durumun tespiti doğrultusunda fark tutarlara gecikme faizi hesap edilecektir.
5-Sanayi sicil belgesine sahip işletmelere yapılacak satışların 600-Yurt İçi Satışlar Hesabının altında ayrı bir alt hesaba kaydedilerek Kurumumuzla yapılacak mutabakatlarda söz konusu tutarların Kurumumuza ibraz edilecek gelir tablosu ve mizanlarda ayrıca görülebilmesi sağlanacaktır. Bu tutarların tespit edilememesi halinde mutabakat sağlanamayacağından Maliye Bakanlığı’ndan inceleme talep edilecektir.
6-OSB’lerin kendi kullanımları (dağıtım merkezi, aydınlatma, trafo merkezi vb.) için TRT enerji payı hesaplanmasına devam edilecektir. Zira yasa hükmünden sanayi sicil belgesine sahip firmaların yararlanması gerektiği açık bir şekilde anlaşılmaktadır.
2- OSB LERİN TRT PAYI MUAFİYETİ:
OSB lere 2008 yılında 3093 sayılı kanunun 4/c bendinde yapılan değişiklik ile kısmi bir MUAFİYET getirilmiştir.
Buna göre TRT payı ile ilgili düzenlemenin yapıldığı 3093 sayılı kanunun 4/c maddesine aşağıdaki 2. Fıkra eklenmiştir.
“Organize sanayi bölgeleri tüzel kişilikleri, serbest tüketici olarak tedarikçilerden katılımcıları için temin ettikleri enerjiye ilişkin olarak Türkiye Radyo-Televizyon Kurumuna ayrıca pay yatırmaz”
09.07.2008 tarih ve 5784 sayılı kanun ile getirilen bu düzenleme 2014 yılında 6552 sayılı kanun ile yapılan değişiklik sonucu madde metninden çıkarılmıştır.
6552 sayılı kanun ile 10.09.2014 tarihinde yapılan değişiklikten sonra maddenin son hali aşağıdaki gibi olmuştur.
2014 Yılında Yapılan Değişiklikten Sonraki Mevcut Durum:
c) (Değişik : 9/7/2008-5784/11 md.) Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler, iletim, dağıtım ve perakende satış hizmetlerine ilişkin bedeller hariç olmak üzere, elektrik enerjisi satış bedelinin yüzde ikisi tutarındaki payı (Katma Değer Vergisi, diğer vergiler, fon ve paylar ile benzeri kesintiler hariç) faturalarında ayrıca gösterir ve bu kapsamdaki bedelleri Türkiye Radyo-Televizyon Kurumuna intikal ettirirler. (Mülga ikinci cümle: 10/9/2014-6552/144 md.)
Kanunda 26.07.2008 tarihinde yapılan değişiklikle OSB’ler kapsam dışı tutulmuştur. Maddenin yeni haline göre OSB tüzel kişilikleri, serbest tüketici olarak tedarikçilerden katılımcıları için temin ettikleri enerjiye ilişkin olarak TRT ye ayrıca pay yatırmaz hükmü bulunmaktadır.
Dolayısıyla OSB ler tedarikçileri için elektrik üreticisi firmalardan temin ettikleri ve üzerine bir bedel ilave ederek üyelerine sattıkları enerji payının bu ilave bedeli üzerinden TRT payı ödemekte iken artık ödemeyeceklerdir.
Sonuç olarak TRT payı mükellefleri açısından yönünden mükellef sayısında daralma olmuştur.
Ancak OSB’ler kendileri elektrik üretip satmaları halinde TRT payı ödemekle mükellef olmaya devam edeceklerdir.
2008 yılı değişikleri sonucu TRT enerji payı gelirleri açısından ciddi daralmalar oluşmuştur.
Bununla birlikte bu tarihten sonra TRT enerji gelirleri payında ciddi düşmeler beklenmesine rağmen, 2008 yılında elektriğe yapılan toplam % 45 oranında yapılan zamlar (Ocak%10, Temmuz%25, Ekim %10) dolayısıyla rakamsal olarak ciddi bir kaybı olamamıştır.
2014 yılında yapılan kanun değişikliği ile daha önceki düzenleme ile TRT payı Matrahı dışına alınan OSB ler tekrar TRT payı mükellefi olmuşlardır.
III- VERGİ SORUMLUSU:
3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunu ile;
Elektrik üreterek nihai tüketicilere elektrik enerjisi satan mükellefler TRT payının TRT’ye ödenmesi noktasında nihai tüketicilere düzenlemiş oldukları faturalarda TAHAKKUK etmiş oldukları TRT paylarının TRT’ye intikalini sağlamakla VERGİ SORUMLUSU olarak görevlendirilmişlerdir.
Kanunun TAHSİLAT başlıklı 5. Maddesinin (c) bendi ödemlerin TRT ye hangi süreler dahilinde yapılacağı ve gecikme olması halinde uygulanacak faizin hesabına dair hükümler içermektedir.
Madde metni aynen aşağıdaki gibidir.
Tahsilat madde5/c
“Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişilerce, bu Kanunun 4 üncü maddesinin (c) bendine göre hesaplanacak bedeller en geç tahakkuku takip eden ikinci ayın yirmibeşinde Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunun göstereceği banka hesabına ödenir ve tahakkuk cetvelleri aynı süre içinde Türkiye Radyo-Televizyon Kurumuna gönderilir.
Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler üçer aylık dönem bilânçoları kesinleştiğinde, o dönemin ödemeleri ile bilançoya göre ortaya çıkacak farklar müteakip ayın sonuna kadar taraflarca mutabakatı yapılarak tasfiye edilir.
Ödemelerin geciktirilmesi halinde, her geçen ay ve kesri için, nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişilere 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda öngörülen gecikme zammı oranında gecikme faizi uygulanır. Kurum alacağı 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerince takip ve tahsil olunur.”
Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi