Anasayfa / Manşet / TRT BANDROL UYGULAMASINDA ZAMANAŞIMI SÜRELERİ/Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

TRT BANDROL UYGULAMASINDA ZAMANAŞIMI SÜRELERİ/Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

TRT BANDROL UYGULAMASINDA ZAMANAŞIMI SÜRELERİ

Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

Zamanaşımı hukukta belirlenmiş olan bir sürenin geçmesini takiben bir hakkın ortadan kalkması anlamına gelebilir. Konuya kamu alacakları açısından bakıldığında, zamanaşımı, kanunlarda belirtilen sürelerin geçmesi sonucu kamu alacağının ortadan kalkmasıdır.

Çeşitli kanunlarda zamanaşımı sürelerine yönelik özel düzenlemeler yapılmıştır. Bununla birlikte en belirgin olanı vergi kanunlarındaki zamanaşımına yönelik düzenlemelerdir.

Bu nedenle vergi benzeri kamusal bir yükümlülük olan TRT bandrol gelirleri ile ilgili zamanaşımına geçmeden önce vergi hukukundaki zamanaşımı kurumunu inceleyeceğiz.

1- VERGİ HUKUKUNDA TAHAKKUK VE TAHSİL  ZAMANAŞIMI KAVRAMLARI:

Bunların başında vergi alacağı için 213 sayılı Vergi Usul Kanununda düzenlenmiş olan TAHAKKUK ZAMANAŞIMI ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Kanununda ise tüm kamu alacakları için düzenlenmiş bulunan TAHSİLAT ZAMANAŞIMI kavramları bulunmaktadır.

Gerek Vergi Usul Kanununda ve gerekse 6183 sayılı kanunda düzenlenmiş olan zamanaşımı kavramlarında süre 5 yıl olarak belirlenmiştir.

213 sayılı VUK’nun 114. Maddesinde tahakkuk zamanaşımı süreleri düzenlenmiştir.

Buna göre; “ Vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlıyarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmiyen vergiler zamanaşımına uğrar.”

Hükmü bulunmaktadır.

6183 sayılı kanunun 102. Maddesinde ise Tahsil Zamanaşımı süresine yönelik düzenleme bulunmaktadır.

Buna göre; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvimi yılını takib eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait hususi kanunlarındaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur.”  

Hükmü bulunmaktadır.

Basit ve düze ifade ile anlatmak gerekirse vergi alacakları vergiyi doğuran olayın vukuundan sonra 5 yıl içinde tarh ve tebliğ edilmezse zamanaşımı doğmaktadır. Bu sürenin son gününde bile tebligat sağlanırsa bu sefer 6183 sayılı kanundaki tahsilat zamanaşımı süresi olan 5 yıl daha işlemeye başlamaktadır. Kısaca vergi alacağı için 10 yıllık bir zamanaşımı süresi vardır demek yanlış olmayacaktır.

213 sayılı Vergi Usul Kanununda “zamanaşımı mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksızın hüküm ifade eder” hükmü bulunmaktadır.

6183 sayılı kanunda ise zamanaşımı süresinden sonra mükelleflerce rızaen yapılan ödemelerin kabul edileceği hükmü vardır.

Zamanaşımı konusu öteden beri mükellefler ile bu alacağın tahsili konusunda görevli memurlar ve idareler arasında tartışma konusu olmuştur.

Uygulamada mali idare bu süreler dahilinde ulaşamadığı mükelleflerden olan alacağının zamanaşımına uğramaması için kimi kanuni kimi dayanaksız uygulamalar yapabilmektedir.

Bunların en çok bilineni ise mükelleflerin bilgisi dışında onun adına zamanaşımı sürelerinin sonun 1 TL tutarında ödeme yapılmasıdır. Bununla birlikte bu konunun dava edilmesi halinde yargı merilerince mükellefler lehine karar verildiği görülmektedir.

II- 3093 SAYILI TRT GELİRLERİ KANUNUNDA ZAMANAŞIMI VARMIDIR?

3093 sayılı TRT Gelirleri Kanununda ZAMANAŞIMI KAVRAMINA ilişkin hiçbir düzenleme yoktur.

3093 Sayılı TRT Gelirleri Kanunun 04.12.1984 tarihinde kabul edilmiş olup 10 maddeden oluşan oldukça kısa bir kanundur.

Kanunun amacı ve kapsamı 1. maddesinde aşağıdaki gibi düzenlenmiştir.

“Türkiye Radyo – Televizyon Kurumuna devamlı ve yeterli gelir kaynağı sağlamak amacıyla hazırlanan bu Kanun; radyo, televizyon, video ve birleşik cihazlar ile görsel ve/veya işitsel yayınları alabilen her türlü cihazlardan alınacak ücretler, elektrik enerjisi hasılatından ayrılacak paylar ile çeşitli gelirlerin tahakkuk, tahsilat işlemlerini kapsar.”

Oldukça kısa bir kanun olan 3093 sayılı kanunda uygulama anlamında diğer kanunlara atıflar yapılmıştır. Ya da geçen terimlerin uygulanması esnasında diğer kanunlarla ilişkisi kurulması zorunlu hükümler bulunmaktadır.

Bunların başında;

1- Bandrol Alacaklarının cebri takip uygulamasına yönelik 6183 sayılı kanun

2- Bandrol ücreti Matrahının belirlenmesine yönelik 3063 sayılı KDV Kanun,

3- İthalatta Bandrol ücreti matrahı konusunda ÖTV ve Gümrüklerde ödenen vergi ve diğer ödemeler konusunda Gümrük Mevzuatı

4- İdari Para cezaları uygulaması açısından 5326 sayılı Kabahatler Kanunu

5- Enerji Payı tahsilatı ile ilgili Borçlar Kanunu ve 2004 sayılı icra ve iflas kanunu

Bununla birlikte gerek bandrol ana para alacağı ve gerekse  enerji payı alacağının tahakkuk veya tahsiline yönelik vergi usul kanununda olduğu gibi özel bir düzenleme yapılmamıştır.

Özetle 3093 sayılı TRT Gelirleri kanununda ZAMANAŞIMI KAVRAMINA ilişkin hiçbir düzenleme yoktur.

Bu durumda ne olacaktır?

TRT bandrol alacakları herhangi bir süre kısıtlamasına tabi olmaksızın tahsil edilebilecekmidir?

Zamanaşımına yönelik 3093 sayılı kanunda atıf yapılan başka bir kanun uygulaması var mıdır?

3093 sayılı kanun uygulaması açısından, zaman aşımı bandrol ücreti ana parası, bandrolsüz cihaz satanlar adına kesilecek idari para cezası konularında ayrı ayrı değerlendirilmiş olup, uygulama ve uygulamada tereddüde düşülen konular aşağıdaki gibidir.

1- Bandrol Ücreti Ana Para Alacağında Zamanaşımı:

a- 3093 sayılı Kanunda Zamanaşımına Yönelik Hiçbir Düzenleme Bulunmamaktadır:

3093 sayılı TRT gelirleri kanununda bandrol ana alacakları 4 ve 5. Maddelerde düzenlenmiştir. Kanunda bandrol ücretinin;

a-Matrahı

b-Nispeti

c-Ödeme süresi

d-Ödenmeyen bandrol alacakları cebri tahsilatın 6183 sayılı kanuna göre yapılacağı

e-İtiraz süresi

f-İtiraz mercii

vb. süreler düzenlenmiş olmasına rağmen ZAMANŞIMINA yönelik hiçbir açık düzenleme yapılmadığı görülmektedir.

b- Atıf Yapılan 6183 sayılı Kanunda Sadece Tahsil Zamanaşımı Süresi Bulunmaktadır.

Bandrol ücreti ana para alacağının cebri takip işlemeleri  6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun ile ilişkilendirilmiş olup, 3093 sayılı kanunda bu alacağın zaman aşımı süresi ile ilgili olarak özel bir düzenleme bulunmadığı için, vadesinde ödenmeyen bandrol ücreti alacaklarının zaman aşımına uğramaması için 6183 sayılı kanunun 102. Maddesindeki Tahsil Zaman Aşımına ilişkin hükümlere göre işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Anılan madde aşağıdaki gibidir.

Tahsil zamanaşımı:

Madde 102 – Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvimi yılını takib eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait hususi kanunlarındaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur.

Zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur.

Bu hükümden de görüleceği üzere 3093 sayılı kanunda sadece tahsil zaman aşımı konusu düzenlenmiş olup Vergi Usul Kanunundaki Tahakkuk zaman aşımına benzer bir düzenleme bulunmamaktadır.

Anılan nedeler ile bu türdeki Kurum alacaklarının vadesini takip eden takvim yılından başlamak üzere 5 yıl içinde tarh, tebliğ işlemlerinin yapılarak kanunda gösterilen sürelerin sonunda tahakkuk ettirilmesinin sağlanması zorunludur.

Aksi takdirde bandrol alacağı zamanaşımına uğrayacaktır.

Yani tahsili imkânsız hale gelecektir.

c6183 sayılı Kanunda Zamanaşımını Kesen Haller:

6183 sayılı kanunun 103. maddesindeki zaman aşımın kesen bazı haller de bulunmaktadır.

Bu madde aynen aşağıdaki gibidir.

Zamanaşımının kesilmesi:

Madde 103 – Aşağıdaki hallerde tahsil zamanaşımı kesilir:

             1. Ödeme,

             2. Haciz tatbikı,

             3. Cebren tahsil ve takip muameleleri sonucunda yapılan her çeşit tahsilat.

             4. Ödeme emri tebliği,

             5. Mal bildirimi, mal edinme ve mal artmalarının bildirilmesi,

             6. Yukardaki 5 sırada gösterilen muamelelerden her hangi birinin kefile veya yabancı şahıs ve kurumlar mümessillerine tatbikı veya bunlar tarafından yapılması,

             7. İhtilaflı amme alacaklarında kaza mercilerince bozma kararı verilmesi,

             8. Amme alacağının teminata bağlanması,

             9. kaza mercilerince icranın tehirine karar verilmesi,

             10. İki amme idaresi arasında mevcut bir borç için alacaklı amme idaresi tarafından borçlu amme idaresine borcun ödenmesi için yazı ile müracaat edilmesi.

             11. (Ek: 25/12/2003-5035/5 md.) Amme alacağının özel kanunlara göre ödenmek üzere müracaatta bulunulması ve/veya ödeme planına bağlanması.

Kesilmenin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren zamanaşımı yeniden işlemeye başlar.

Zamanaşımının bir bozma kararıyla kesilmesi halinde zamanaşımı başlangıcı yeni vade gününün rastladığı; amme alacağının teminata bağlanması veya icranın kaza mercilerince durdurulması hallerinde zamanaşımı başlangıcı teminatın kalktığı ve durma süresinin sona erdiği tarihin rastladığı; takvim yılını takip eden takvim yılının ilk günüdür.

d-3093 sayılı kanunda vade bulunmakla birlikte inceleme raporlarına istinaden kanun i ödeme süresinden sonra yapılacak tarhiyatlar için özel ödeme süresi bulunmamaktadır.

3093 sayılı kanuna göre tahsil edilecek olan bandrol ana para alacağı ücreti ile ilgili olarak 3093 sayılı kanununun tahsilat başlıklı 5. Maddesinde;

“Bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen cihazları imal ve ithal edenler bir ay içinde sattıkları cihazlardan 4 üncü maddenin (a) bendine göre tahsil ettikleri ücretleri en geç müteakip üçüncü ayın onuna kadar Türkiye Radyo – Televizyon Kurumuna bir beyanname ile bildirerek ve aynı süre içerisinde ödemekle yükümlüdürler” hükmü bulunmaktadır.

Ancak bu düzenleme alacağın vadesi ile ilgili bir düzenleme olup, bandrol alacağı ile ilgili olarak vadesinden sonra yapılacak ödemeler veya Maliye Bakanlığından gelen inceleme raporlarından hareketle vadesinden sonraki dönemler için yapılacak tarhiyatların hangi süreler içerisinde ödeneceğine dair 3093 sayılı kanunda özel bir hüküm bulunmamaktadır.

Oysa vergi kanunlarının usul ve esaslarını belirleyen 213 sayılı Vergi Usul Kanununda bu tür vadesinde sonra yapılacak olan tarhiyatlar ile ilgili olarak özel ödeme zamanları belirlenmiştir. VUK’nun 112 . maddesi özel ödeme zamanları başlıklı olup bize örnek teşkil edecek hükümleri aynen aşağıdaki şekildedir.

Madde 112/1 “İkmalen, re’sen veya idarece tarh olunan vergiler taksit zamanlarından evvel tahakkuk etmişse taksit süreleri içinde; taksit süreleri kısmen veya tamamen geçtikten sonra tahakkuk etmişse; geçmiş taksitler, tahakkuk tarihinden başlayarak bir ay içinde ödenir”.

Madde 112/3 “Vergi mahkemesinde dava açma dolayısıyla (4444 sayılı Kanunun 13/C-2 maddesiyle değişen ibare)2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27 nci maddesinin 3 numaralı fıkrası(*) gereğince tahsili durdurulan vergilerden taksit süreleri geçmiş olanlar, vergi mahkemesi kararına göre hesaplanan vergiye ait ihbarnamenin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir.”

3093 sayılı kanunda sonradan yapılacak tarhiyatlar ile ilgili olarak özel bir düzenleme yapılmamış olmakla birlikte atıf yapılan 6183 sayılı kanunun 37. maddesinde ödeme zamanı ile ilgili düzenleme bulunmaktadır.

Ödeme zamanı ve önce ödeme

Madde 37 – Amme alacakları hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödenir. Hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacakları Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödenir.

Bu ödeme müddetinin son günü amme alacağının vadesi günüdür.

Amme borçlusu isterse borcunu belli zamanlardan önce ödeyebilir.

Uygulamada TRT bandrol alacakları için kanuni sürelerden sonra inceleme raporlarından hareketle yapılacak olan resen tarhiyatlar için bu madde hükmünün uygulanması gerekmektedir.

Bu hükümden anlaşılacağı üzere madde hükmü 3093 sayılı kanunda bir ödeme süresi öngörülmemiş olması halinde uygulanacak bir hüküm olarak düşünülmelidir.

Ancak mükellefler açısından hüküm ifade eden diğer bir kanun ise idarenin yaptığı idari işlemler hakkında dava açılmasına ilişkin usul hükümlerinin düzenlendiği 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Hakkındaki kanundur.

Dolayısıyla bu kanundaki dava açma süreleri tarh edilen kamu alacağının kesinleşmesi açısından özel bir anlam ifade etmektedir.

Bu kanunun dava açma başlıklı 7. maddesi aynen aşağıdaki gibidir.

Dava açma süresi

Madde 7

1. Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür.

2. Bu süreler;

a) İdari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı,

b) Vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan uyuşmazlıklarda: Tahakkuku tahsile bağlı olan vergilerde tahsilatın; tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin; tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin; tescile bağlı vergilerde tescilin yapıldığı ve idarenin dava açması gereken konularda ise ilgili merci veya komisyon kararının idareye geldiği;

Tarihi izleyen günden başlar.

3. Adresleri belli olmayanlara özel kanunlarındaki hükümlere göre ilan yoluyla bildirim yapılan hallerde, özel kanununda aksine bir hüküm bulunmadıkça süre, son ilan tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün sonra işlemeye başlar.

4. İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz.

3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunu ile 6183 sayılı amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun ve 2577 sayılı İdari yargılama Usulü Hakkındaki Kanun hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucu; bandrol ücreti ana para alacağının zaman aşımına uğramaması için zaman aşımının son yılında zaman aşımı süresinin dolmasından önce yukarıdaki süreler dahilinde tahakkuk ettirilmesi ve bu tahakkuktan hareketle tahsilat yapılamıyor ise 6183 sayılı kanunun 103. maddesinde yer alan hükümlerden birisine göre zaman aşımının kesilmesi gerekmektedir.

Anılan nendeler ile Maliye Bakanlığından yapılan inceleme taleplerine istinaden düzenlenen inceleme raporları ile TRT Mali Denetçileri tarafından düzenlenecek olan Bandrol İnceleme Raporlarındaki alacakların zaman aşımına uğramaması için yukarıda açıklanan mevzuat çerçevesinde tarh ve tebliğ edilerek tahakkuk etmesinin sağlanması için en az 6183 sayılı kanununun 37. maddesine göre en az 30 gün ödeme süresine ihtiyaç duyulmaktadır.

Tahakkuk eden verginin mükelleflere tebliği ve ödeme emrinde 6183 sayılı kanuna göre verilmesi gereken 7 günlük sürede dikkate alındığında en az 37 günlük süreye ihtiyaç duyulmaktadır.

Kaldı ki 6183 sayılı kanunun 37. maddesi yerine( ki bu maddenin özel ödeme zamanı olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği muallakta) 2577 sayılı idari yargılama usulü hakkındaki kanunun 7. maddesindeki 60 günlük süre dikkate alınacak olur ise tahakkuk etmesi için gereken süre daha da uzun bir süre olabilecektir.

Bu sürelerden sonra intikal eden inceleme raporlarına göre yapılacak tarhiyatların kesinleşebilmesi için gerekli süreler yetmeyecektir. Yani alacak tahakkuk etmeyecektir. Tahakkuk edemeyen bir alacak için ise 6183 sayılı kanundaki TAHSİL ZAMANAŞIMI süresinin başlaması mümkün olmayacaktır. Yani süre hesabı son derece önemlidir.

Sonuç olarak her hal ve takdirde bandrol anapara alacağı için 6183 sayılı kanundaki tahsil zaman aşımı durumu söz konusu olup, buradaki sıkıntı 3093 sayılı kanunda VUK’daki gibi özel ödeme zamanına ilişkin düzenlemelerin olmamasından mütevellit zaman aşımının sonlarında  inceleme raporlarından hareketle re sen yapılacak tarhiyatlar için verilecek sürenin 30 gün mü, 60 gün mü olabileceği hususundan ortaya çıkmaktadır.

Sürelerden kaynaklı zamanaşımı sıkıntısı yaşanmaması için inceleme raporlarının Muhasebe ve Finansman Dairesi Başkanlığına zamanaşımı süresinin biteceği yıldan en az 3 ay önce ulaşmasında fayda bulunmaktadır.

2- TRT Bandrolüne İlişkin İdari Para Cezalarında  Zamanaşımı Süreleri

3093 sayılı kanunda TRT İdari Para cezalarının Tahakkuk ve Tahsiline yönelikte Vergi kanunlarına benzer herhangi bir zamanaşımı düzenlemesi bulunmamaktadır. 3093 sayılı kanunun ceza hükmü başlıklı 6. maddesi aynen aşağıdaki gibidir.

“Bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen cihazların bandrolsüz veya etiketsiz satışını yapan imalatçı veya ithalatçıya Kurum tarafından bandrolsüz veya etiketsiz satılan veya satışa arzedilen her cihaz için cihazın satış bedeli kadar idarî para cezası verilir. Bu cihazları bandrolsüz veya etiketsiz satın alan, devralan veya kullananlara bandrolsüz veya etiketsiz her bir cihaz için cihazın rayiç değerinin yarısı kadar idarî para cezası verilir.”

5326 sayılı kanun genel nitelikli bir kanun olup, 3093 sayılı kanuna göre kesilecek olan idari para cezaları da bu kanuna göre takip edilmesi gerekmektedir.

TRT Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşu olup 4437 seri nolu tahsilat genel tebliğine göre TRT tarafından kesilecek olan para cezaları da kanun kapsamına girmektedir.

Anılan tebliğin 2. Bölümünün (f) bendi aynen aşağıdaki gibidir.

f) Bilimsel, Teknik ve Kültürel Kamu Kurumları: Bu kurumlar, bilimsel, teknik ve kültürel alanlarda faaliyette bulunmak üzere oluşturulmuş olan tüzel kişiliklerdir. Bu kurumlara üniversiteler, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü örnek olarak verilebilir.

Bununla birlikte 5326 sayılı kabahatler kanunu genel kanun niteliğindedir.

5326 sayılı kanunun genel kanun niteliği 3. maddesinde düzenlenmiş olup, madde metni aşağıdaki gibidir.

 GENEL KANUN NİTELİĞİ

 Madde 3 – (Değişik madde: 06/12/2006 – 5560 S.K.31.md)(1) Bu Kanunun;

a) İdarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

b) Diğer genel hükümleri, idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,

uygulanır.”

01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren Kabahatler Kanunundan önce İdari Para cezalarının takibi 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre yürütülmekte olup buradaki zamanaşımı süresi bandrol ücretinde olduğu gibi 5 yıl olup bu süre tahsil zamanaşımı süresidir.

Kısaca 5326 sayılı kanun uygulamasına kadar cezalar açısından da tahakkuk zaman aşımı kavramı bulunmamaktadır.

a- Soruşturma Zamanaşımı:

Ancak 5326 sayılı kanun ile cezalar için “soruşturma zamanaşımı” ve “yerine getirme zamanaşımı” kavramları getirilmiş olup, soruşturma zaman aşımı VUK’daki tahakkuk zaman aşımına yerine getirme zaman aşımı ise 6183 sayılı kanundaki tahsil zamanaşımı kavramına denk gelmektedir.

Soruşturma zamanaşımı süresi: Kabahatler kanununun 20.maddesine göre nispi idari para cezalarında süre soruşturma zamanaşımı süresi 8 yıldır.

Zamanaşımı süresi fiilin işlenmesi ile veya neticenin gerçekleşmesiyle işlemeye başlar. Soruşturma zamanaşımının dolması halinde kabahatten dolayı kişi hakkında idari para cezasına karar verilemez.

5326 sayılı kanunun 20. maddesi aşağıdaki gibidir.

Soruşturma Zamanaşımı

         Madde 20 – (1) Soruşturma zamanaşımının dolması halinde kabahatten dolayı kişi hakkında idari para cezasına karar verilemez.

         (2) (Değişik fıkra: 06/12/2006 – 5560 S.K.33.md) Soruşturma zamanaşımı süresi;

          a) Yüzbin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde beş,

          b) Ellibin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde dört,

          c) Ellibin Türk Lirasından az idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde üç,

          yıldır.

          (3) Nispi idari para cezasını gerektiren kabahatlerde zamanaşımı süresi sekiz yıldır.

          (4) Zamanaşımı süresi, kabahate ilişkin tanımdaki fiilin işlenmesiyle veya neticenin gerçekleşmesiyle işlemeye başlar.

          (5) Kabahati oluşturan fiilin aynı zamanda suç oluşturması halinde suça ilişkin dava zamanaşımı hükümleri uygulanır

Bu madde kapsamında; Kurumumuzca tahakkuk ettirilen bandrol para cezaları nispi nitelikte olduğundan 5326 sayılı yasanın 20. maddesinin 3.bendine göre zamanaşımı süresi bandrol para cezası tahakkukuna sebep olan bandrolsüz cihaz satma fiilinin gerçekleştiği tarihten itibaren 8 yıldır.

Diğer yandan 442. seri numaralı tahsilat genel tebliğine göre, Kabahatler kanunu gereği bu kanunun yayım tarihi olan 01.06.2005 tarihinden önceki dönemlere ait olan İdari Para cezalarına ilişkin işlemler kanunun yayım tarihinden sonra yapılmış ise zamanaşımı süresi tahsil zamanaşımı kavramı yerine geçen soruşturma zamanaşımındaki 8 yıllık süre olacaktır.

Kısaca alacağın dönemi kabahatler kanunun yürürlük tarihinden önce olan ancak bu tarihten sonra yapılacak tarhiyat işlemlerinde de 5326 sayılı kanun hükümleri geçerli olacağı için bandrolsüz cihaz satanlar adına kesilecek olan idari para cezalarında zaman aşımı süresi 5 yıldan 8 yıla çıkmış durumdadır.

Bu durum idari para cezaları için 5326 sayılı kanun ile birlikte VUK’daki düzenlemeye benzer bir şekilde tahakkuk zaman aşımı getirildiğini göstermektedir.

Bu süre içinde yapılacak olan tebligatların (tahakkuk ve ödeme emri) kesinleşmesini müteakip tahsil zamanaşımı dediğimiz yerine getirme zamanaşımı süresi başlayacaktır.

İdari yaptırım kararının ilgilisine tebliğ edildiği tarihten itibaren itiraz ve dava süresi içerisinde mahkemeye başvurulmadığı takdirde bu sürenin bitiminde, mahkemeye başvurulması halinde ise mahkemenin ret kararına karşı kanun yollarına başvurulma süresinin dolması veya kanun yollarının tüketilmesi halinde kesinleşmektedir.

b- Tahsil Zamanaşımı:

Yerine getirme (tahsil) zamanaşımı süresi: 5326 sayılı kanunun 21.maddesine göre zamanaşımı süresi idari para cezasının miktarına bağlı olarak 3-4-5 veya 7 yıl olabilmektedir.

6183 sayılı kanundaki tahsil zaman aşımı kavramı yerine 5326 sayılı kanun ile yerine getirme zaman aşımı kavramı gelmiştir.

Anılan madde hükmü aynen aşağıdaki gibidir.

Yerine Getirme Zamanaşımı

    Madde 21 – (1) Yerine getirme zamanaşımının dolması halinde idari para cezasına veya mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin karar artık yerine getirilemez.

    (2) Yerine getirme zamanaşımı süresi;

    a) Ellibin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde yedi,

    b) Yirmibin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde beş,

    c) Onbin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde dört,

    d) Onbin Türk Lirasından az idari para cezasına karar verilmesi halinde üç,

    Yıldır.

    (3) Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin zamanaşımı süresi on yıldır.

    (4) Zamanaşımı süresi, kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren işlemeye başlar.

    (5) Kanun hükmü gereği olarak idari yaptırımın yerine getirilmesine başlanamaması veya yerine getirilememesi halinde zamanaşımı işlemez.

Sonuç olarak bandrolsüz cihaz satanlar adına kesilecek olan idari para cezalarında 5326 sayılı kabahatler kanunu uyarınca 8 yıl tahakkuk zaman aşımı ve bundan sonra ise 7 yıl tahsil zaman aşımı söz konusudur.

Ancak 5904 sayılı kanun ile 3093 sayılı kanunun 6. maddesinde yapılan değişiklikten önce idari ara cezalarına ilişkin davalar ceza mahkemelerinde görüldüğü için anılan mahkemelerde verilen kararlarda 5326 sayılı kanundaki zaman aşımı süreleri yerine Türk Ceza Kanundaki zaman aşımı sürelerinin dikkate alındığı tespit edilmiştir.

Hakkında admin

Check Also

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK / Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü-02.11.2023

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü (02.11.2023) KOOPERATİF; “ortak ekonomik, …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×