Anasayfa / Manşet / TRT BANDROL ALACAKLARINDA TECİL UYGULAMASI/ABDULLAH ÇAVUŞ/E.Vergi Müfettişi(11.07.2019)

TRT BANDROL ALACAKLARINDA TECİL UYGULAMASI/ABDULLAH ÇAVUŞ/E.Vergi Müfettişi(11.07.2019)

TRT BANDROL ALACAKLARINDA TECİL UYGULAMASI

ABDULLAH ÇAVUŞ/E.Vergi Müfettişi

1. TECİL NEDİR? TRT BANDROL  ALCAKLARINDA TECİL UYGULAMASI VARMIDIR?

Tecil ödeme güçlüğü içerisinde bulunan mükelleflere belli şartlar dahilinde ödeme için ek süreler verilmesidir.

Uygulamada vergi idaresince kullanılan bir müessese olup, borçlu olan mükelleflerin borçlarını ödemelerini kolaylaştırmak amacını taşımaktadır.

Türk Vergi Hukukunda tecil müessesi çeşitli kanunlarda düzenlenmesine rağmen en geniş şekilde düzenlemeye 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 48.maddesinde yer verilmiştir.

Bu Kanun’daki anlamıyla tecilin geçici komisyon gerekçesi, hükümet tasarısında vadesinde ödenmeyen borçlar için düşünülen tecil imkanı ödeme, haciz paraya çevirme hallerinin amme borçlusunu (fevkalade) zor duruma düşürmesi haline inhisar ettirilmiştir.

Tecil müessesesi mükellefler lehine düşünülmüş bir müessesedir, bir vergi borcunun tediyesi, haciz, paraya çevirme halleri her borçlu için dar veya geniş ölçüde bir zorluk doğurabilir.

Bununla birlikte TRT gibi 6183 sayılı kanunda açıkça sayılmadığı halde kendi özel kanunlarında 6183 sayılı kanuna yapılan atıf gereği cebri tahsil ve takiplerde 6183 sayılı kanunu uygulayan kamu kurumları da kendi kanunlarında sayılı gelir unsurlarının takiplerini kolaylaştırmak amacıyla bu hükümlerden faydalanabileceklerdir.

Daha önceki makalelerimizde ifade ettiğimiz üzere 3093 sayılı TRT gelirleri kanunun 5/a Maddesinde bandrol ana para alacağının 6183 sayılı kanuna göre cebri tahsil ve takipleri yapılacağı 6. Maddesinde ise bandrolsüz cihaz satan mükellefler adına kesilecek idari para cezalarının kanunda gösterilen zamanlarda tahsil edilememesi halinde cebri tahsil ve takiplerinin 6183 sayılı kanuna göre yapışacağı hüküm altına alınmıştır.

Bununla birlikte 6183 sayılı kanunun uygulamasında TRT nin MAHALLİ TAHSİL DAİRESİ  yetkisi kullanıp kullanamacağı yönünde açılan davalardan hareketle oluşan boşlukların giderilmesi amacıyla 2014 yılında 3093 sayılı kanuna eklenen (f) bendi ile 6183 sayılı kanunun uygulama şekli ve tahsil dairesi yetkisi açısından özel bir düzenleme daha yapılmıştır. Bu hüküm aynen aşağıdaki gibidir.

3093 sayılı kanun 5/e maddesi:

e) (Ek: 10/9/2014-6552/105 md.) Kurum, 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil UsulüöHakkında Kanun hükümlerine göre tahsili öngörülen alacakları açısından uygulanmak üzere anılan Kanunun Maliye Bakanlığı, tahsil dairesi ve diğer makam, merci ve komisyonlara verdiği yetkileri kullanır. Kurum, merkez ve taşra teşkilatı hizmet birimlerini tahsil dairesi sıfatıyla görevlendirebilir, tahsil dairelerinin yetki mahallini il sınırları ile bağlı olmaksızın

tayin edebilir, borçlu ya da mallarının başka mahallerde bulunması hâlinde takibe yetkili tahsil dairesi olarak görevlendirilecek birimlerini belirleyebilir

Bunların yanında; TRT Kurumu kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Yönetmelik hükümlerinde 3093 sayılı kanun ile ilgili uygulama yetkisinin Muhasebe Ve finansman dairesi başkanlığında olduğuna yönelik düzenlemeler yapılmıştır.

Anılan yönetmeliğin Muhasebe ve Finansman Dairesi Başkanlığı görevleri başlıklı 32. Madde hükümlerinden konumuzla ilgili olanlar aşağıdaki gibidir.

g) 4/12/1984 tarihli ve 3093 sayılı Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununda sayılan gelirlerin tarh, tahakkuk, tebliğ, tahsil ve denetlenmesi hususundaki her türlü iş ve işlemi ifa etmek,

ğ) 3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunu hükümleri gereği, bandrol ücreti ana para alacağı ile bandrolsüz cihaz satanlar için kesilecek olan para cezaları ile ilgili olarak Tahakkuku müteakip tebliğ edilen para cezalarını ödemeyenler hakkında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılacak işlemleri yerine getirmek,

h) 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasında; anılan Kanunun Tahsil Dairesi, Mahalli Tahsil Dairesi ve diğer makam, merci ve komisyonlara verdiği yetkileri Kurum adına kullanmak,

ı) Borçlu veya malların Kurum teşkilatının bulunmadığı mahallerde olması halinde, 6183 sayılı Kanuna göre takip işlemlerinin niyabeten yerine getirilmesini sağlamak

2- 6183 SAYILI KANUNDA TECİL

Madde 48 – (Değişik fıkra: 30/05/1985 – 3209/1. md.) Amme borcunun vadesinde ödenmesi veya haczin tatbiki veyahut haczolunmuş malların paraya çevrilmesi amme borçlusunun çok zor duruma düşürecekse, borçlu tarafından yazı ile istenmiş ve teminat gösterilmiş olmak şartıyla, alacaklı amme idaresince veya yetkili kılacağı makamlarca; (Değişik ibare: 04/06/2008 – 5766 S.K./6.mad) amme alacağı 36 ayı geçmemek üzere ve faiz alınarak tecil olunabilir.

(Ek fıkra: 04/06/2008 – 5766 S.K./6.mad) Şu kadar ki, amme borçlusunun alacaklı tahsil daireleri itibarıyla tecil edilen borçlarının toplamı ellibin Yeni Türk Lirasını (bu tutar dahil) aşmadığı takdirde teminat şartı aranılmaz. Bu tutarın üzerindeki amme alacaklarının tecilinde, gösterilmesi zorunlu teminat tutarı ellibin Yeni Türk Lirasını aşan kısmın yarısıdır. Bakanlar Kurulu; bu tutarı on katına kadar artırmaya, yarısına kadar indirmeye, yeniden kanuni tutarına getirmeye ve alacaklı amme idareleri itibarıyla bu hadler arasında farklı tutar belirlemeye yetkilidir.

(Ek fıkra: 31/01/1984 – 2975/6 md.) Borcunun tecilini talep eden ancak, talepleri uygun görülmeyerek reddedilen borçlular söz konusu borçlarını reddin tebliği tarihinden itibaren idarece 30 güne kadar verilebilecek ödeme süresi içinde ödedikleri takdirde bu amme alacağı ödendiği tarihe kadar faiz alınmak suretiyle tecil olunur.

(Değişik fıkra: 04/06/2008 – 5766 S.K./6.mad) Haciz yapılmışsa mahcuz mal, değeri tutarınca teminat yerine geçer. Tecil edilen amme alacakları ile ilgili olarak daha önce tatbik edilen ve borcun tamamını karşılayacak değerde olan hacizler, yapılan ödemeler nispetinde kaldırılır ve buna isabet eden teminat iade edilir. Ancak, mahcuz malların değeri tecil edilen borç tutarından az, zorunlu teminat tutarından fazla olması halinde, tatbik edilen hacizler, tecil şartlarına uygun olarak yapılan ödemeler neticesinde kalan tecilli borç tutarı mahcuz mal değerinin altına inmediği müddetçe kaldırılmaz. Tecilli borca karşılık alınan teminat ise, tecil şartlarına uygun olarak yapılan ödemeler neticesinde kalan tecilli borç tutarının zorunlu teminat tutarının altına inmesi durumunda, yapılan ödemeler nispetinde kaldırılır.

(Değişik fıkra: 04/06/2008 – 5766 S.K./6.mad) Tecil salahiyetini kullanacak ve bu salahiyeti devredecek olan makamlar; tecil edilecek amme alacaklarını tür ve tutar olarak belirlemeye, amme borçlusunun faaliyetine devam edip etmediğini esas alarak tecil edilecek alacakları tespit etmeye, tecilde taksit zamanlarını ve diğer şartları tayin etmeye yetkilidir.

Tecilde taksit zamanları ve diğer şartlar tecile salahiyetli makamlarca tespit olunur.

Tecil şartlarına riayet edilmemesi, değerini kaybeden teminatın veya mahcuz malların tamamlanmaması veya yerlerine başkalarının gösterilmemesi hallerinde amme alacağı muaccel olur.

(Ek fıkra: 25/05/1995 – 4108/13 md.) Tecil edilen amme alacağının gecikme zammı tatbik edilmeyen alacaklardan olması halinde, ödenen tecil faizleri iade veya mahsup edilmez.

3- İCRANIN KAZA MERCİLERİNCE TEHİRİ

Madde 49 – İdarece tecil edilmiş bir amme alacağı hakkında kaza mercilerince icranın tehiri kararı verilmişse: Kaza mercilerinin tehir müddeti tecil müddetinden az olduğu takdirde; tecil olunan alacak icranın tehiri müddetinin sonundan tecil müddeti sonuna kadar olan müddet içinde ve kaza mercilerinin tehiri dolayısıyla zamanında ödenmemiş borç miktarıyla birlikte yeniden taksite bağlanarak alınır. Kaza mercilerinin tehir müddeti tecil müddetinden çok ise; evvelce yapılan tecil hükümsüzdür

Takibatın kaza mercilerine tehiri kanuni tecil müddetini aştığı takdirde tecil müddeti uzatılmaz.

4- ÖLÜM HALİNDE TAKİBİN GERİ BIRAKILMASI

Madde 50 – Karısı yahut kocası, kan ve sıhriyet itibariyle usul veya füruundan birisi ölen borçlu hakkındaki takip ölüm günü ile beraber üç gün için geri bırakılır.

Borçlunun ölümü halinde terekenin borçlarından dolayı ölüm günü ile beraber üç gün için takip geri bırakılır. üç günün bitiminden terekenin borçları için takibata devam olunur.

Mirasçılar, mirası kabul veya ret etmemişlerse bu hususta Medeni Kanundaki muayyen müddetler geçinceye kadar takip geri bırakılır.

5- TRT DE TECİL UYGULMASINA İLİŞKİN UYGULMA  ÖNERİLERİMİZ :

TRT bandrol alacaklarında ödeme güçlüğü içerisinde bulunan mükelleflere 683 sayılı kanunda belirlenen şartlar dahilinde TECİL yapılarak ödeme kolaylığı sağlanması mümkündür.

Bununla birlikte TECİL yetkisinin nasıl kullanılacağı yönünde TRT mevzuatında özel bir düzenleme bulunamamaktadır.

Keza 6183 sayılı kanundaki cebri takip usulleri olan HACİZ vb. konuların yanında TEMİNATLI bandrol  verilmesi halinde ödeme yapılmaması halinde Teminatın irat kaydedilmesi ile ilgili 683 sayılı kanunda belirlenen süreler ve usullerin uygulanması konusunda da TRT mevzuatında bir düzenleme yoktur.

İVEDİ olarak TRT Bandrol alacaklarında 6183 sayılı kanun uygulamasına ilişkin olarak ikincil mevzuat düzenlemesi yapılmalıdır.

Bu düzenleme yapılana kadar TECİL uygulaması açısından ise 6183 sayılı kanun uygulaması konusunda yetki verilmiş olan Muhasebe ve Finansman Dairesi Başkanlığı yetkili olmakla birlikte TECİL ile ilgil süreler açısından Genel Müdürlükten veya Yönetim Kurulundan olur alınmasının faydalı olacağını düşünmekteyim.

ABDULLAH ÇAVUŞ/E.Vergi Müfettişi

Hakkında admin

Check Also

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK / Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü-02.11.2023

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü (02.11.2023) KOOPERATİF; “ortak ekonomik, …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×