Anasayfa / Manşet / ŞİRKETLERDE YOLSUZLUK RİSKİ VE ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ/Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

ŞİRKETLERDE YOLSUZLUK RİSKİ VE ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ/Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

ŞİRKETLERDE YOLSUZLUK RİSKİ VE ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ

Abdullah ÇAVUŞ/E. Vergi Müfettişi

RİSK; beklenen ama ne zaman olacağı, nasıl meydana geleceği ve  ne kadar zarar vereceği bilinmeyen olaylardır.Risk, tehlikenin, yani potansiyel zararın, olma ihtimali ve sonucuna (şiddetine) göre belirlenmiş değeridir. Yani, tehlikeye ait ihtimal ve şiddetin bileşkesidir. Risk genel olarak bir faaliyetin içerdiği belirsizlik ve zarar olasılığıdır.

Yolsuzluk riski ise herhangi bir kişisel amaca hizmet edecek kasıtlı eylemlerin, şirket varlıkları üzerinde ortaya çıkma ihtimalidir. Yolsuzluk riskinin ölçülmesi, olası bir yolsuzluğa sebep olabilecek faktörlerin tespitine bağlıdır. Yolsuzluk risk faktörlerinin tanımlanması ve belirlenmesi bu anlamda önemlidir. Risk faktörleri işletmeden işletmeye, sektörden sektöre ve hatta ülkedeki uygulamalara göre değişebilmektedir.

Bununla birlikte; Analatik Ölçme Yöntemleri, Yapay Sinir Ağları, veri Madenciliği Tekniği ve Uzman Sistem ve Yazılımlar gibi yöntemlerle işletmelerdeki bazı yolsuzluk sistemleri ölçülebilmekte ve erken tespitler suretiyle olası kayıplar en aza indirilebilmektedir.

İş bu yazımızda bu sistemleri anlatmaya çalışacağız.

I- YOLSUZLUK RİSKİ

Yolsuzluk riski herhangi bir kişisel amaca hizmet edecek kasıtlı eylemlerin, şirket varlıkları üzerinde ortaya çıkma ihtimalidir. Bu eylemler işletmenin amacına uygun olmadığı gibi işletmeyi iflasa kadar sürükleyebilecek ağır olumsuz sonuçlara götürebilir.

Yolsuzluk sonucu ortaya çıkan sonuçlar işletmenin ağır finansal kayıplar vermesi, piyasadaki itibarının zedelenmesi, müşterilerin güveninin kaybedilmesi, tedarikçilerden uzaklaşılması, yatırımcıların zarar etmesi, olası birleşme ve devirlerin iptali, denetçilerin dava edilme riskinin artması, makro bazda devlete ve ülkeye olan maliyetinin artması gibi pek çok durum olabilir.

Ancak bu sonuçların boyutu tahminen belirlenebilirse de net maliyet ancak yolsuzluğun ortaya çıkarılması ile belirlenebilir. Fakat bazen de işletme sahip ve yöneticileri bir takım sebeplerle yolsuzluk ortaya çıkarılsın istememektedir.

Yolsuzluğun mali boyutundan çok yukarıda belirttiğimiz itibar ve müşteri kaybı gibi olumsuzlukları duyulsun istenmemektedir. Şirketler bu sebeple muhtemel yolsuzluk alanlarını bulmalı ve bu alanlardaki iç kontrol ve denetim eksikliklerinin giderilerek yolsuzluğun önlenmesine yönelik çalışmaların arttırılması gerekir. Muhtemel yolsuzluk alanlarının tespiti ise yolsuzluk riski değerlemesi ve nihayetinde bu yolsuzluk riskinin ölçülmesi ile anlamlı olmaktadır.

Yolsuzluk riskinin ölçülmesi, olası bir yolsuzluğa sebep olabilecek faktörlerin tespitine bağlıdır. Yolsuzluk risk faktörlerinin tanımlanması ve belirlenmesi bu anlamda önemlidir. Şirket Yolsuzlukları için geliştirilmiş kesin bir hile risk faktörleri seti ile ilgili bir çalışma yoktur. Çünkü bu risk faktörleri işletmeden işletmeye, sektörden sektöre ve hatta ülkedeki uygulamalara göre değişebilir.

II- ANALATİK ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ

Şirket yönetimi, yolsuzluk olayları nedeniyle yatırımcılar, kredi kuruluşları veya şirket hisselerini borsa aracılığı ile alan hissedarlar tarafından açılacak çok sayıda davayla karşılaşabilir.

Klasik denetim prosedür ve yöntemleri ile yolsuzlukları tespit edebilmek oldukça zordur. Bunun yerine yolsuzluklar ortaya çıkarabilecek yeni yöntemlerin uygulanması gerekmektedir.

Uluslararası denetim ve muhasebe standartlarının oluşturulması, mali bilgilerin sunulmasında ve raporlanmasında belirli bir düzeyin yakalanmasına yardımcı olmaktadır.

Böylece işletmenin mali raporlarından çeşitli şekillerde bilgi elde etme olanakları doğmuştur.

Finansal ya da finansal olamayan birçok bilginin dikkate alınmasıyla denetimde analitik inceleme prosedürleri gündeme gelmiştir.

Analitik yöntemler şirketlerde yaşanması muhtemel yolsuzluk alanlarını ve öğeleri soruşturmak için önemli birtakım oranları ve eğilimleri yorumlama yöntemidir. Analitik prosedürler trend analizi, rasyo analizi, karşılaştırmalı mali tablolar analizi şeklinde özetlenebilir.

1- Trend Analizi

Trend analizi analitik yöntemler içinde en fazla kullanılan yöntemdir. Özellikle olağandışı dalgalanmaların ve kalemlerin sonuçlarını görmek açısından bir yılla sınırlı kalmayıp beş yıl gibi daha uzun süreli bir dönemi inceleyen trend analizi uygun bir yöntemdir.

Böylece hesap kalemlerinde artış veya azalış eğilimleri uzun dönemli olarak incelenir ve standarttan sapılan yıllar özellikle incelenir. Böylece şirketteki yolsuzluk riskinin fazla olduğu hesap kalemleri ve yıllar belirlenmeye çalışılır.

2- Oran (Rasyo) Analizi

Oran analizi işletmenin mali yapısının kredi ve finans kuruluşları tarafından kredi verilebilirliğini tespit etmek amacıyla kullanılan bir analiz türüdür. Özellikle işletmenin karlılık durumunu, faaliyet yapısını, likidite durumu ve mali yapısını analiz etmek için mali tablolarda yer alan hesap kalemlerinin birbirlerine olan oranlarının kullanılmasıdır.

Analitik inceleme prosedürleri içerisinde şirket yolsuzluklarının tespitinde en az faydalı olandır. Çünkü oran analizi çok genel bilgiler ve yorumlar sağlamaktadır. Yolsuzluk riskinin yoğunlaştığı hesap kalemlerinin tespitinde çok kullanışlı değildir.

3- Dikey Analiz

Dikey analizde hesapların mali tablo kalemlerinin bulunduğu toplam içindeki yüzdesel payları hesaplanmaya çalışılır. Böylece rakamlardan çok yüzdesel değişimler incelenir.

Dikey analiz de bulunduğu yılın yüzdeleri hesaplandığı gibi önceki yılların yüzdeleri veya sektörün yüzdeleri ile karşılaştırma imkanı vardır.

Özellikle bulunduğu sektördeki aynı büyüklükteki işletmelerle karşılaştırma yapıldığında işletmedeki yolsuzluk riskinin boyutu hakkında önemli bilgiler elde edilebilir.

4- Karşılaştırmalı Tablolar Analizi

Bu yöntemde aynı işletmenin birbirini izleyen iki veya ikiden fazla dönem ikişer ikişer karşılaştırılarak mali tablolarındaki tutarlar arasındaki değişim incelenir. Mali tablolardaki kalemlerde dikkat çeken değişiklikler yolsuzluk riski göstergesi olarak kabul edilebilir. Özellikle dikkat çeken değişikliklerdeki hesaplar arasında yolsuzluk anlamında bağlantılar kurulmaya çalışılır. Ancak karşılaştırma yapılan yıllardan birisinin olağanüstü bir yıl olması sonuçları anlamsızlaştırabilir. Yıllardan bir tanesi örneğin kriz yılı ise kriz yılı ile karşılaştırılan yıl olduğundan çok iyi görülebilir.

III-YAPAY SİNİR AĞLARI

İlk Robert-Neilsen 1989 yılında geliştirilen yapay sinir ağı “dışardan gelen girdilere dinamik olarak yanıt oluşturma yoluyla bilgi işleyen, birbiriyle bağlantılı basit elemanlardan oluşan bilgi işlem sistemi” olarak tanımlanır.

Basitçe ifade edecek olursak yapay sinir ağı insan beynine benzer şekilde geliştirilmiş bir bilgisayar programıdır.

Özetle yapay sinir ağının çalışma prosedürü şöyledir. Yapay sinir ağları, olayların örneklerine bakmakta, onlardan ilgili olay hakkında genellemeler yapmakta, bilgiler toplamakta ve daha sonra hiç görmediği örnekler ile karışılışınca öğrendiği bilgileri kullanarak o örnekler hakkında karar verebilmektedir. Yapay Sinir Ağları teknolojisi insanlığın doğayı araştırma ve taklit etme çabalarının en son ürünlerinden bir tanesidir.

İnsan beyninin çalışma prensibini taklit ederek çalışan bu sistemler, her ne kadar bilgisayar teknolojisi hızlı bir gelişim göstermiş, işlem hızları nano saniyeler mertebesine inmiş olsa da, bırakalım insan beynini, ilkel bir canlı beyninin fonksiyonları dahi baz alındığında, böyle bir organizmanın yanında çok ilkel kalmaktadır.

Nano saniyeler bazındaki işlem hızları ile yapay sinir ağları, mili saniyeler mertebesindeki işlen hızları ile işlem yapan insan beyninin işlevselliğinin henüz çok uzağındadır.

Bu yöntemde yolsuzluk yapılan işletmelerin temel özellikleri bilgisayara yüklenerek yeni bir firmanın verileri bilgisayara girildiğinde bu firmanın yolsuzluğa maruz kalıp kalmadığı sorulur. Bilgisayar yapay sinir ağlarını kullanarak % cinsinden bu işletmede %90 yolsuzluk yapılmıştır gibi bir sonuç verir.

IV- VERİ MADENCİLİĞİ TEKNİĞİ

Şirket yolsuzlukları esasen bu konuda uzman bir insanın deneysel ve yargısal bilgileri yoluyla oluşan tecrübesi ve bilgi birikimi ile tespit edilebilir. Çünkü gelişen ekonomik, mali, teknolojik yapılar her gün yeni yolsuzluk türleri ortaya çıkarmaktadır. Bu yolsuzlukları tespit etmek salt laboratuar veya bilgisayar çalışmalarıyla elbette mümkün olmayacaktır. Ancak veri madenciliği teknikleri (yapay zeka tabanlı veya istatistiksel yöntemler) şirketle ilgili sayısal bilgileri kullanarak olası yolsuzluk riski alanlarını tespit etmektedir.

Veri madenciliği tekniği genellikle finansal tablolar analizlerinde kullanılmaktadır. Veri madenciliği temel olarak açıklayıcı ve tahmini modeller geliştirerek var olan verileri analiz etmeye çalışır.

Larose veri madenciliğinin görevlerini 6 başlık altında sınıflamıştır. Bunlar; açıklama, tahmin, karar (yorum), sınıflandırma, kümeleme ve ilişkilendirmedir. Veri madenciliği tekniği yüksek sınıflandırma ve tahmin kabiliyeti ile yolsuzluk yapılan işletmelerin tespitinde oldukça yararlı olabilecektir.

V- UZMAN SİSTEMLER ve YAZILIMLAR

Uzman sistemler, genel olarak yolsuzluk denetimi alanında, gerçek kişilerden derlenen bilgileri temel alarak üretilen zamanla kendisini geliştirebilme yeteneği de olan bilgisayar yazılımlarıdır.

Uzman davranışını taklit etmek üzere çok farklı metodlar kullanılmakla birlikte, en çok bilinen uzman sistemler;

-Bilgi Temsili Yöntemleri

– Bilgi Mühendisliği

Yöntemleridir.

Kısaca uzman sistemler, ancak profesyonel bir kişinin, bir uzman insanın çözebileceği karmaşık problemlerin (örneğin şirket yolsuzluklarının) bilgisayar ile çözümüne olanak sağlayan sistemlerdir.

Denetim çalışmalarında iş gücü maliyetini azaltarak emek-zaman tasarrufu sağlayan uzman sistemler gelecekte bu alanda çok daha yaygın olarak kullanılmaya başlanacaktır. Şu an için her zaman okunabilir, yorumlanabilir bilgiler vermemesi, mutlaka bir bilgi mühendisi yardımıyla kullanılması gibi sınırlamaları vardır.

Hakkında admin

Check Also

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK / Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü-02.11.2023

AHİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK Abdullah ÇAVUŞ/Anadolu Ahileri Kadın Kooperatifleri Birliği Genel Koordinatörü (02.11.2023) KOOPERATİF; “ortak ekonomik, …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×