Anasayfa / Manşet / PARTİLERİN HESAPLARININ KAMUSAL DENETİMİNE İLİŞKİN YASAL HÜKÜMLER Abdullah ÇAVUŞ/ E.Vergi Müfettişi

PARTİLERİN HESAPLARININ KAMUSAL DENETİMİNE İLİŞKİN YASAL HÜKÜMLER Abdullah ÇAVUŞ/ E.Vergi Müfettişi

PARTİLERİN HESAPLARININ KAMUSAL DENETİMİNE İLİŞKİN YASAL HÜKÜMLER

Abdullah ÇAVUŞ/ E.Vergi Müfettişi

Demokratik sistemlerin en önemli özelliklerinden olan “şeffaflık ya da şeffaf yönetim”, siyasi partilerde de olması gereken en önemli niteliklerden birisidir. Bir devlette kamu siyasaların belirlenmesine etki etme ve iktidarı elde etme amacıyla siyasi faaliyet gösteren siyasi partilerde şeffaflık sağlanmadan, genel olarak devlet aygıtının şeffaf olması mümkün değildir. ŞEFFAFLIK Siyasi partilerdeki şeffaflık gelir ve giderlerinin düzenli ve sıkı bir denetimi ile mümkündür.

Mali denetim olarak adlandırılan bu denetim, siyasi partilerin gelir ve giderlerinin mevzuata uygunluğunu sağlamanın yanında onların demokratik sistemi için “zararlı” olmalarını ya da demokratik sistem için yararsız olmalarını da engelleyebilecektir.

Siyasi partiler 1982 Anayasası’nın 68’inci maddesinde demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurları olarak tanımlanmaktadır.

Modern demokratik sistemlerde sistemin devamlılığını sağlayan, farklı kitlesel talepleri temsil edip onları ortak zeminde uzlaştıran siyasi partilerin, mali faaliyetlerinin yasal düzene uygun bir şekilde gerçekleşmesi son derece önemli bir konudur.

Siyasi partilerin varlıklarını devam ettirebilmeleri için gerekli mali kaynağı nereden temin ettikleri, sahip olunan bütçenin nerelere ve nasıl harcandığı konusu hem yargısal hem de toplumsal anlamda önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Siyasi partilerin mali denetimi 1982 Anayasası’nın 69’uncu maddesi, 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu ile Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü ’nün ilgili hükümlerine göre yapılmaktadır.

Bu hükümler aynen aşağıdaki gibidir.

1- ANAYASA 69. MADDE

Siyasi partilerin uyacakları esaslar

Madde 69 – (Değişik: 23/7/1995-4121/7 md.)

Siyasi partilerin faaliyetleri, parti içi düzenlemeleri ve çalışmaları demokrasi ilkelerine uygun olur. Bu ilkelerin uygulanması kanunla düzenlenir.

Siyasi partiler, ticari faaliyetlere girişemezler.

Siyasi partilerin gelir ve giderlerinin amaçlarına uygun olması gereklidir. Bu kuralın uygulanması kanunla düzenlenir. Anayasa Mahkemesince siyasi partilerin mal edinimleri ile gelir ve giderlerinin kanuna uygunluğunun tespiti, bu hususun denetim yöntemleri ve aykırılık halinde uygulanacak yaptırımlar kanunda gösterilir. Anayasa Mahkemesi, bu denetim görevini yerine getirirken Sayıştaydan yardım sağlar. Anayasa Mahkemesinin bu denetim sonunda vereceği kararlar kesindir.

Siyasi partilerin kapatılması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının açacağı dava üzerine Anayasa Mahkemesince kesin olarak karara bağlanır.

Bir siyasi partinin tüzüğü ve programının 68 inci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı bulunması halinde temelli kapatma kararı verilir.

Bir siyasi partinin 68 inci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir. (Ek cümle: 3/10/2001-4709/25 md.)

Bir siyasî parti, bu nitelikteki fiiller o partinin üyelerince yoğun bir şekilde işlendiği ve bu durum o partinin büyük kongre veya genel başkan veya merkez karar veya yönetim organları veya Türkiye Büyük Millet Meclisindeki grup genel kurulu veya grup yönetim kurulunca zımnen veya açıkça benimsendiği yahut bu fiiller doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde, söz konusu fiillerin odağı haline gelmiş sayılır.

(Ek fıkra: 3/10/2001-4709/25 md.) Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki fıkralara göre temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin Devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebilir.

Temelli kapatılan bir parti bir başka ad altında kurulamaz.

Bir siyasi partinin temelli kapatılmasına beyan veya faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak beş yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamazlar.

Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alan siyasi partiler temelli olarak kapatılır.

(Değişik fıkra: 3/10/2001-4709/25 md.) Siyasî partilerin kuruluş ve çalışmaları, denetlenmeleri, kapatılmaları ya da Devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmaları ile siyasî partilerin ve adayların seçim harcamaları ve usulleri yukarıdaki esaslar çerçevesinde kanunla düzenlenir.

 2- 6216 SAYILI KANUN 55. MADDE:

 Siyasi partilerin mali denetimi MADDE 55-

(1) Mahkeme siyasi partilerin mal edinimleri ile gelir ve giderlerinin kanuna uygunluğunun denetimi için Sayıştaydan yardım sağlar.

 (2) Siyasi partiler, karara bağlanarak birleştirilmiş bulunan kesin hesap ile parti merkez ve bağlı ilçeleri de kapsayan iller teşkilatının kesin hesaplarının onaylı birer örneğini haziran ayı sonuna kadar 2820 sayılı Kanuna uygun olarak, Anayasa Mahkemesi Başkanlığına gönderirler. Mahkeme kendisine gönderilmiş olan bu belgeleri incelenmek üzere Sayıştay Başkanlığına gönderir.

 (3) Sayıştayca düzenlenen incelemeye ilişkin raporlar karara bağlanmak üzere Mahkemeye gönderilir

 3- ANAYASA MAHKEMESİNİN İÇTÜZÜĞÜ’NÜN 51- 52’NCİ MADDESİ

Malî denetimde esasın incelenmesi

MADDE 52- (1) Parti tarafından gelir gider belgeleri ve defter kayıtları esas incelemenin yapılması için Sayıştay Başkanlığına gönderilir. Partilerin genel merkezleri ile il teşkilatlarının gelir gider belgeleri ve defter kayıtları incelenir. Yapılacak denetimin esas ve usulleri ile il teşkilatlarının hangilerinin inceleneceği hususu, Mahkeme tarafından aksi kararlaştırılmadıkça Sayıştay Başkanlığınca belirlenir.

(2) İşin esasına ilişkin inceleme, siyasi partilerin gelir ve giderlerinin doğru ve kanuna uygun olup olmadığı yönlerinden yapılır. Doğruluk incelemesi, kesinhesapların dayanağını oluşturan defter ve 

belgeler üzerinde yapılan incelemeyi kapsar. Kanuna uygunluk incelemesi, gelirlerin ve giderlerin Siyasi Partiler Kanununa uygun olarak yapılıp yapılmadığını tespit etmeye yöneliktir.

(3) Görevli denetçiler, partilerin genel merkezleri ile incelenmesi öngörülen il teşkilatlarının parti defterleri, gelir ve gider kayıtları ile bunlara ilişkin belgeleri inceleyerek kesinhesaplarla karşılaştırırlar. Gerektiğinde, ilgili siyasi partilerin her kademedeki yetkililerinden, bu konular hakkında doğrudan bilgi isteyebilirler. İstenilen bilgilerle bunların dayanağını oluşturan evrak ve belgelerin geciktirilmeksizin verilmesi zorunludur.

(4) Denetçilerce, incelemeler esnasında tespit edilen konu ve bulguları içeren inceleme raporları ilgili siyasi partiye gönderilerek, raporun kapsamı gözetilmek suretiyle en geç iki ay içinde bu konular hakkındaki görüşlerini bildirmesi istenir.

(5) Denetçiler, ilgili siyasi partinin görüşleri ile kendi düşüncelerini içeren esas raporlarını Mahkemeye sunarlar. Rapora alınan konularla ilgili belgelerin bir örneği ile partiye gönderilen inceleme raporu ve partinin cevabı rapor ekine konulur. Raporda gelir gider belgeleri ve defter kayıtları incelenen il teşkilatları belirtilir.

(6) Sayıştay denetçilerinin hazırladıkları bu raporların görüşülmesi sırasında Başkanlıkça görevlendirilecek raportörler hazır bulunarak gerekli açıklamaları yaparlar.

(7) Mahkemenin malî denetime ilişkin kararlarının bir örneği ilgili siyasi partinin genel başkanlığına, bir örneği Sayıştay Başkanlığına ve bir örneği de o siyasi partinin sicil dosyasına konulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.

(8) Kararı gönderilen parti hesaplarına ilişkin gelir gider belgeleri ve defter kayıtları Sayıştay Başkanlığınca ilgili partiye iade edilir.

(9) Malî denetim kararları Resmî Gazete’de yayımlanır.

 4- DEĞERLENDİRME

6216 sayılı Kanun’un 55’inci maddesine göre Anayasa Mahkemesinin siyasi partilerin mal edinimleri ile gelir ve giderlerinin kanuna uygunluğunun denetimi için Sayıştaydan yardım sağlayacağı öngörülmüştür.

Anayasa Mahkemesinin İçtüzüğü ‘nün 52’nci maddesinde de, yapılacak esas incelemeye ilişkin denetimin esas ve usulleri ile il teşkilatlarının hangilerinin inceleneceği hususunun, Anayasa Mahkemesi tarafından aksi kararlaştırılmadıkça Sayıştay Başkanlığınca belirleneceği hükmü yer almaktadır.

Tüm bu düzenlemeler dikkate alındığında siyasi partilerin mali denetimine ilişkin görev Sayıştaya verilmiş olup, yapılan denetimler sonucu düzenlenen raporlar karara bağlanmak üzere  Anayasa Mahkemesine gönderilmektedir.

6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 35’inci maddesinde, denetimlerin genel kabul görmüş uluslararası denetim standartlarına uygun olarak ve güncel denetim metodolojilerinin uygulanmasında gerekli özen gösterilerek gerçekleştirileceği öngörülmüştür.

Mevcut düzenlemeler çerçevesinde denetimlerin planlı ve programlı bir şekilde yürütülebilmesi için denetim sürecine ilişkin hususların, kanunlar dikkate alınmak ve genel kabul görmüş uluslararası denetim standartlarından yararlanmak suretiyle hazırlanacak yönetmelik, standart ve rehberlerde belirtileceği ifade edilmiştir.

Bu bağlamda, siyasi partilerin mali denetiminde uyulacak esas ve usulleri ortaya koymak üzere SAYIŞTAY tarafından “Siyasi Partiler Mali Denetim Rehberi” hazırlanmıştır.

Bu Rehberde 1982 Anayasası, 6216 ve 2820 sayılı Kanunlar ile Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün ilgili hükümleri çerçevesinde siyasi partilerin mali denetimi ilk ve esas inceleme olarak ikiye ayrılırken, söz konusu denetimlerin yerine getirilmesinde izlenecek yöntemler hakkında bilgi  verilmiştir.

Hakkında admin

Check Also

“KALP KAZANMA SANATI: (KAMU DİPLOMASİSİ) Abdullah ÇAVUŞ/E.Vergi Müfettişi

 “KALP KAZANMA SANATI: (KAMU DİPLOMASİSİ) Abdullah ÇAVUŞ/E.Vergi Müfettişi Kamu diplomasisi, diğer ülkelerin ihtiyaçlarını, kültürlerini, halklarını …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×